ELYASA’ ALEYHİSSELAM - kainatingunesi.com

ELYASA’ ALEYHİSSELAM

İsrâiloğullarına gönderilen peygamberlerden. İlyâs aleyhisselâmdan sonra gönderilmiştir. Her ikisi de Mûsâ aleyhisselâmın dinini yaymakla vazifelendirilmiş nebî idiler. İlyâs aleyhisselâm, İsrâiloğullarını Allahü teâlâya imâna ve ibâdete çağırdı. Onu dinlemediler, hattâ memleketlerinden kovdular. Ba’l adındaki puta tapmaya ısrarla devâm ettiler. Bu isyanlârı ve azgınlıkları sebebiyle, Allahü teâla onlar üzerine belâ ve musîbet gönderdi. Çeşitli sıkıntılar ile cezâlandırıldılar. Memleketlerinden bereket kaldırıldı. Yağmur yağmaz oldu, kıtlık baş gösterdi ve mahsûl alamadılar. Yiyecek bulamaz oldular. Açlıktan leş yemeye başladılar. Sonunda İlyâs aleyhisselâmı bulup nasihatini dinlediler. Îmân ettikleri için üzerlerinden belâlar ve musibetler kaldırıldı. Bir müddet sonra, tekrar dinden dönüp puta tapmaya ve çeşitli günahlar işlemeye başladılar. Küfürde ısrâr edip bir türlü imân etmeye yanaşmadılar. İlyâs aleyhisselâm Allahü teâlanın izni ile Ba’lbek’de yaşayan bu kabile arasından ayrılıp gitti. Başka beldelerde yaşayanları, Allahü teâlâya imân ve ibâdet etmeye dâvet etti. Bu dâvetleri sırasında uğradığı bir belde halkı tarafından çok sevilip, orada kalması istendi. Bunun üzerine bir müddet kaldı. Bu sırada ihtiyâr bir kadının evinde misâfir olmuştu. Bu kadın Elyesa’ aleyhisselâmın annesi idi. Elyesa’ aleyhisselâm o sırada genç olup hasta idi. Annesi İlyâs aleyhisselâmdan oğlunun sıhhate kavuşması için duâ istedi. İlyâs aleyhisselâm da duâ etti. Elyesa’ aleyhisselâm hastalıktan kurtulup sıhhate kavuştu. Bundan sonra İlyâs aleyhisselâmın yanından hiç ayrılmadı. Ondan Tevrât-ı şerîfi öğrendi. İlyâs aleyhisselâmdan Elyesa’ aleyhisselâm Allahü tealâ tarafından peygamber olarak görevlendirildi.

Elyesa’ aleyhisselâm İsrâiloğullarının ıslâhı için uğraştı, tebliğ vazifesi yaptı. Azgınlık ve taşkınlıklarını günden güne artıran bu kavim Allahü tealânın kendilerine gönderdiği kitabın, gösterdiği yoldan ayrıldılar. Kabileler devletin başına geçmek yarışına girdi. Aralarındaki ayrılık ve başka memleket mes’eleleri yüzünden birbirlerine düştüler. İsrâiloğulları arasındaki fitnenin kavga ve çekişmelerin sonu gelmez oldu. Nihayet Allahü teâla üzerlerine Asûr devletini musallat kıldı. Esir olup zelil ve perişan bir hayat sürmeye başladılar. Bu hâdiselerin vukû bulduğu sıralarda, Yûnus aleyhisselâm, Asûrluların başşehri olan Ninova’da dünyâya gelmişti.

Elyesa’ aleyhisselâmdan Kur’ân-ı kerimde bahsedilmiş olup mealen; “(Yâ Muhammed!) İsmâil’i, Elyesa’ı, Zülkifl’i de hatırla. (Kavmine anlat.) Bunlar hayırlılardan idiler. (Onların hâllerini kavmine anlat. Onların Allah’ın dinini yayma husûsunda çok çalıştıkları, bu hususta fedakârlıkları, göstermiş oldukları sabır ve sebât düşünülsün. Onların hepsi Allah indinden seçilmiş mübârek kullardan olup hakkıyla kemâl sıfatlar ile muttasıf idiler.)” (Enbiyâ sûresi:85)

“Mir’ât-ı kâinat” kitabında Elyesa’ aleyhisselâmın mûcizeleri anlatılırken, şunlar nakledilmiştir. “Eriha şehri ahâlisinin içme suları acılaşmıştı. Bu durumu Elyesa’ aleyhisselâma bildirip, bu hususta kendilerine yardımcı olmasını istemişlerdi. Bunun üzerine Elyesa’ aleyhisselâm acılaşan suyun içene   bir parça tuz atıp; “Tatlı ol!” deyince, Allahü teâlanın izni ile su tatlı ve lezzetli olmuştur.

Borçlu ve dul bir kadın, Elyesa’ aleyhisselâma gelip, fakirliğinden şikayetçi olmuştu. “Evinde neyin var?” deyince, kadın; “Bir avuç kadar yağım var” dedi. Elyesa’ aleyhisselâm kadına; “Git o yağı bir kab içine koy” buyurdu. Kadın da gidip yağı bir kabın içine koydu. Elyesa’ aleyhisselâmın mucizesi ile o yağ o kadar arttı ki, pekçok kap yağ ile doldu. Fakir kadın bundan borçlarını ödediği gibi, zengin de oldu.

İsrâiloğulları, Elyesa’ aleyhisselâma bazen uyup, bildirdiği hususları yerine getirdiler. Bâzan da muhâlefet ettiler. Elyesa’ aleyhisselâm, vefâtına yakın Zülkifl aleyhisselâmı yanına çağırıp, kendinden sonra onu yerine hâlife tâyin etti. (Bkz. Zülkifl aleyhisselâm)

 

1) Tefsîr-i Kebîr

2) Tefsîr-i Mazharî

3) Arâis-ül mecâlis; sh.  259

4) El-Kâmil fit-târih; cild-1, sh. 214

5) Târih-ul-umem vel-mülûk (Taberî); cild-1 sh. 240

6) Ravdat-üs-safâ; sh. 298

7) Fâideli Bilgiler, sh.

8) Rehber Ansiklopedisi; cild-5, sh. 94