ETİ YENEN VE YENMEYEN HAYVÂNLAR - kainatingunesi.com

D- ETİ YENEN VE YENMEYEN HAYVÂNLAR

SUÂL: Eti yenen ve yenmeyen hayvânları, liste halinde bildirebilir misiniz?

CEVAP: Karada yaşayan hayvânlar ve kuşlar için, hadîs-i şerîfte şöyle bildirilmiştir: “Köpek dişi olan yırtıcı hayvânlar ve pençesiyle avlanan kuşlar yenmez.” [Müslim]

1- ETİ YENMEYEN KARA HAYVÂNLARI

Domuz, kurt, ayı, aslan, kaplan, pars, leopar, panda, panter, çita, jaguar, puma, sincap, samur, sansar, kokarca, goril, maymun türleri [şempanze, babun, gibon, orangutan], sırtlan, fil, köpek, kedi, kunduz, porsuk, vaşak, çakal, tilki, gelincik gibi, avını köpek dişiyle yakalayan yırtıcı hayvânlar yenmez. [Şafii’de tilki, sırtlan, samur, sincap ve gelincik yenir.]

2- ETİ YENEN KARA HAYVÂNLARI

Zürafa, kanguru, tavşan yenir. Eti yenen davar [koyun, keçi], sığır [manda, inek, boğa], deve gibi evcil hayvânların, yabani olanları da yenir. Mesela buffalo, bizon yabani sığırdır; lama yabani devedir; yani bunlar yenir. Keçinin yabanisi sayılan dağ keçisi, geyik, ceylan, antilop yenir. Yabani koyunlar da yenir.

Evcil at, tenzihen mekruhtur. Midilli, bir at türüdür. At eti, Şâfiî ve Hanbelî’de helâl, Mâlikî’de harâmdır. Yabânî atlar yenir. Evcil eşek yenmez. Yabânî eşek denilen zebrâ yenir.

3- ETİ YENMEYEN KUŞLAR

Avını pençesiyle yakalayan ve leş yiyen, çaylak, kartal, kerkenez, kuzgun, akbaba, leş kargası, yarasa, atmaca, şahin, martı, leylek, flamingo, egret, kelaynak gibi kuşlar yenmez.

4- HAŞARÂT DA YENMEZ

Haşarât, yani toprak içinde yuvası olan küçük hayvânlar, helâl değildir. Fare, akrep, yılan çeşitleri, kertenkele, timsah, kene, semender, kurbağa, kaplumbağa, salyangoz, arı, sivrisinek, karasinek, köstebek, kirpi, tahtakurusu, bit, pire gibi haşarât yenmez. [Şâfiî ve Mâlikî’de, kirpi ve kertenkele yenir.]

5- ETİ YENEN KUŞLAR

İğrenç olmayan, leş yemeyen, avını pençesiyle yakalamayan kuşlar yenir. Saksağan, kumru, bülbül, kanarya, muhabbet kuşu, keklik, sülün, bağırtlan kuşu, güvercin, bıldırcın, tarla kargası, tavus, kırlangıç, baykuş, papağan, turna, saka kuşu, çalı kuşu, ispinoz, serçe ve sığırcık gibi kuşlar helâldir. Hüthüt [ibibik] mekrûhtur.

[Martı Hanefî ve Hanbelî’de yenmez. Mâlikî’de martı ve balıkçıl yenir. Şâfiî’de kırlangıç, tâvûs, hüthüt, papağan yenmez. Martı, balıkçıl gibi deniz kuşları yenir.]

Eti yenen kümes hayvânlarının yabânîleri sayılan karatavuk, yabânî ördek, yabânî kaz, kuğu gibiler yenir. Hindinin yabânîsi sayılan deve kuşu yenir.

6- DENİZ HAYVÂNLARI

Hanefî hâriç diğer üç mezhepte, deniz ürünlerinin hepsi yenir. Hanefi’de balık şeklinde olmayan hiçbir deniz ürünü yenmez. Mesela, ahtapot, kalamar, mürekkep balığı, denizhınzırı, denizatı, denizaygırı, denizanası, denizayısı gibi hayvânlar ve yengeç, midye, istiridye, ıstakoz, kerevit, karides, deniz salyangozu gibi deniz haşaratı yenmez. Somon, kalkan, yunus, balina, yılan balığı, kedi ve köpek balığı yenir.

7- NECÂSET YİYEN HAYVÂN

SUÂL: Necâset yemiş olan hayvânı yemek câiz midir?

CEVAP: Tezek ve başka necis şeyleri yiyen hayvânın eti kokarsa, yemesi mekrûhtur. Temiz şeyle beslenip, pis kokusu kalmazsa câiz olur.

Necâset yemiş olan tavuk, koyun ve sığırı hemen kesip yemek mekrûhtur. Tavuğu 3, koyunu 4, sığır ve deveyi 10 gün hapsetmek, yani necâset yedirmeyip temiz gıdayla beslemek gerekir. Şâfiî’deyse deve 40, sığır 30, koyun 7, tavuk 3 gün hapsedilir.

8- ETİ YENEN HAYVÂNLARIN NERELERİ YENMEZ?

SUÂL: Eti yenen hayvânların yenmeyen yerleri nelerdir?

CEVAP: Eti yenen her hayvânın 7 yeri yenmez. Bunlar, akan kan, idrar aleti, hayaları [koç yumurtası], bezleri [guddeleri], safra kesesi, dişi hayvânın önü ve idrar kesesidir.

Kesmeden öldürülenler

SUÂL: Kesmeden öldürülen hayvânlar yenir mi?

CEVAP: Kesmeyip de, bir yerine bıçak saplayarak, alnına vurarak veya boğarak veya ilaçlayarak, elektrikleyerek öldürülen kara hayvânları, leş olur. Bunları yemek harâm olur.

Hayvândan çıkanlar

SUÂL: Ölen hayvândan çıkarılan peynir mayası ve süt temiz midir?

CEVAP: Yalnız süt emip başka bir şey yememiş olan küçük kuzuların öldükten sonra karınlarından çıkarılan peynir mayaları temizdir. Koyun, sığır gibi ölmüş hayvânların memelerinden çıkan sütler de temizdir.

Hayât alâmeti varsa

SUÂL: Diri olup olmadığı belli olmayan hayvân boğazlanırsa yenir mi?

CEVAP: Hasta veya bayıltılan bir hayvân, diri olup olmadığı bilinmiyorsa, boğazlanırken hareket ederse veya diri hayvândaki gibi kan çıkarsa yenir. Çünkü bunlar hayât alâmetidir. Hayât alâmeti yoksa yenmez.

Salam ve jambon

SUÂL: Salam ve jambon yemek câiz mi?

CEVAP: Avrupa’da genel olarak salam, domuz etinden yapılır. İnek etinden de yapılanı vardır. Türkiye’de inek etinden yapılıyor. Jambon, Fransızca domuz sucuğu, domuz pastırması demektir. Fakat Türkiye’de inek etinden yapılıyorsa, yenmesinde mahzûr olmaz. Sırf isminden dolayı bir gıdâya harâm denilmez.

9- MİDYE KÜLTÜRÜ

Suâl: “Midye ve ıstakoz yemenin günâh olduğu düşüncesi, âdet ve göreneklerle ilgilidir. Deniz kıyılarında oturanlar, kültürlerinde olduğu için râhatlıkla yiyorlar; ancak denizden uzak yerlerde yaşayanlar bu kültürden yoksundur. Denizden çıkan her şeyin temiz olduğu yönünde bir de hadîs olduğu için, midyenin harâm olduğu söylenemez. Kur’ânda da midye konusunda kesin bir hüküm olmadığı için râhatça yenebilir” diyerek, midye gibi deniz haşarâtını yemek câiz olur mu?

CEVAP: Bu görüş birkaç bakımdan yanlıştır:

Birincisi, dînimizde tek delîl Kur’ân-ı kerîm değildir. Hadîs-i şerîflerle bildirilen hükümler de vardır. İki âyet-i kerîme meâli:

“Resûlümün verdiğini alın, yasakladığından da sakının!” [Haşr, 7]

“O Peygamber, güzel şeyleri helâl, çirkin şeyleri harâm kılar.” [A’râf, 157]

İşte müctehid âlimler, Kur’ân-ı kerîmin emrine uyarak, Resûlullah Efendimizin bu konudaki hadîs-i şerîflerine de bakmışlardır. Kur’ân-ı kerîmde, köpek, fâre ve yılan etinin harâm olduğu bildirilmiyor diye, bunları yemek câiz olur mu? Bunların harâm oldukları hadîs-i şerîflerle bildirilmiştir.

İkincisi, müctehid olmayanların hadîs-i şerîflere göre de amel etmeleri câiz olmaz. Mezhebinin bildirdiği hükme uyması vâcib olur. “Denizin hayvânları helâldir” meâlindeki hadîs-i şerîfi, Hanefî âlimleri, balık ve balık şeklinde olanlar hâriç, deniz haşarâtının yenmesinin câiz olmadığı şeklinde anlamışlardır. Hanefî olup da, mezhebinin hükmüne uymayan, mezhebinin hükümlerini beğenmeyen kimse, benim mezhebim var dese de, mezhepsizdir.

Netîce:

Midye ve ıstakoz gibi deniz haşarâtının yenmemesinin gelenekle, kültürle, hayât tarzıyla hiçbir ilgisi yoktur. Hanefî mezhebinde olan müslümânların, deniz kenarında da yaşasa, balık şeklinde olmayan yengeç, midye, istiridye, ıstakoz, kerevit, karides gibi deniz haşarâtını yemeleri câiz değildir.

[İLÂVE: Mürekkep balıkları, “Kafadanbacaklılar âilesi”nin alt birimlerinden bir tânesi sayılmaktadır. Ahtapotların da bu gruba dâhil edildiği ifâde ediliyor. Mürekkep balığı, her ne kadar balık adını taşıyorsa da, diğer balıklar gibi değil, balığa benzemiyor. O bakımdan Hanefî mezhebinde yenilmiyor.]

Ama Somon Balığı, Kalkan Balığı, Yûnus Balığı, Balina Balığı, Yılan Balığı, Kedi Balığı ve Köpek Balığı yenir.

10- KUR’ÂN-I KERÎM VE BALIK

SUÂL: Hadîslere ve mezhebimizin hükmüne bakmadan, balık yemenin câiz olduğu Kur’ândan anlaşılabilir mi?

CEVAP: Sâdece Kur’âna bakarak anlamak imkânsızdır. Kur’ân-ı kerîmde meâlen buyuruluyor ki: “Taze et yemeniz ve ziynet çıkarmanız için denizi emrinize veren O’dur.” [Nahl, 14]

Hanefi mezhebine göre, taze etten kasıt, yenmeyen deniz hayvânları değil, sâdece balık ve balık şeklinde olanlardır.

Hangi hayvânların nasıl yeneceği de şöyle bildiriliyor:

“Meyte, kan, domuz eti ve Allah’tan başkası adına kesilenler, size harâm kılındı. Henüz ölmeden kesmeniz hâriç, boğulmuş, vurulmuş, düşmüş, boynuzlanmış ve canavar tarafından parçalanmış hayvânlar harâmdır.” [Mâide, 3]

Devâmındaki âyette de, keserken Allah adının anılması, yani Besmele çekilmesi bildiriliyor.

Meyte, boğazlanmadan, dîne uygun kesilmeden ölen hayvândır, leştir. Bir hayvân ötekini öldürse, dîne uygun boğazlanmadığı için yenmez. Âyete bakınca, balığın da boğazlanması gerektiği anlaşılıyor. Ama balıkları hiç kimse kesmiyor. Üstelik besmele çekmeden de tutulabiliyor. Âyetten anladığımıza uyarsak, balığı kesmeden ve Besmele çekmeden yemek câiz olmaz. Fakat Peygamber Efendimiz açıklıyor, “Balıkları kesmek gerekmez”, hatta “Besmele çekmek de gerekmez” buyuruyor.

Balıkları dinamitle veya başka şeylerle öldürünce yine yenir. Hattâ bir balık ötekini yese, her iki balık da yenir. Hâlbuki aslan bir geyiği parçalasa, o geyik yenmez. Peygamber Efendimizin açıklaması olmadan, bunları Kur’ân-ı kerîmden anlamak mümkün olmaz.

Âyette, kanın da harâm olduğu bildiriliyor. Dalak da kandır. Âyete bakarak dalak yemenin de harâm olduğunu söyleyen câhiller olmuştur. Peygamber Efendimiz, iki kanın helâl olduğunu bildirmiştir. Bu iki kanın biri dalak, öteki de ciğerdir.

Peygamber Efendimiz, “Denizin suyu temizdir, meytesi [bir sebeple öldürülmüş olanı] helâldir” ve “Kendiliğinden ölüp de, su üstüne çıkan balığı yeme, su çekilip de açıkta kalarak ölmüşse onu ye! Böyle bir sebeple denizde öleni de ye!” buyurdu.

Su içinde kendiliğinden ölüp, karnı üst tarafta duran balık yenmez. Fakat ağ, saçma, ilaç, sarsıntı, dinamit veya herhangi bir maddeyle ölen her balık yenir. Suyun açılıp kurumasında, fazla sıcaktan veya fazla soğuktan dolayı ölen veya kuşlar tarafından öldürülen, su içinde bağlı tutulmakla ölen, buz arasında sıkışarak ölen balıklar yenir. Deniz içinde ölen veya sudan çıkarılmadan tokmakla vurulup öldürülen veya bıçakla başı kesilen balıklar yenir. Temiz olmayan suların içindeki balıkları yıkayıp yemek câizdir. Avlanan bir balığın içinden çıkan balık, sağlamsa yenir.

SUÂL: Besmelesiz tutulan balık yenir mi?

CEVAP: Balık tutanın müslüman olması ve Besmeleyle tutması şart değildir.

SUÂL: İçini temizlemeden çiroz balığını kurutuyor, sardalyenin de salamurasını yapıyoruz. Böyle balıkları yemekte mahzur var mıdır?

CEVAP: İçini temizlemek gerekir. (Tahtâvî)

SUÂL: Suda ölen balığı yemekte bir mahzûr var mıdır?

CEVAP: Balık kendiliğinden ölmüşse hastalıktan ölmüştür yenmez. Ama bir yere sıkışarak veya buz arasında kalarak veya elektirikle falan ölmüşse yenir.

SUÂL: Oltayla balık tutmanın dînimizde hükmü nedir?

CEVAP: Oltayla balık tutmakta mahzûr yoktur. Dinamitle falan da öldürmek câizdir. Bıçakla keserek öldürülse de yenir. Koyunları da bıçakla kesmek onlara eziyet olmaz.

SUÂL: İçi ayıklanmadan yapılmış konserveyi sonradan yerken içi ayıklanırsa yemek câiz mi?

CEVAP: Evet câizdir. İçi temizlenmeden pişirilen balık yenmez. Fakat salamurasının içi temizlenerek yenir.

SUÂL: Balık canlı iken başını kesip temizlemek câiz olur mu?

CEVAP: Ölmeden önce başını kesmek uygun değildir. Kesilirse de yemek câizdir.

SUÂL: İlaçla öldürülen balığı yemek câiz mi?

CEVAP: İnsana zarar vermezse câizdir.

Havyar

SUÂL: Balıktan çıkan havyar yenir mi?

CEVAP: Yenir. (Berika)