Hazret-i Osman'a Yapılan Edebsizliğin Sonu - kainatingunesi.com

Üçüncü halîfe emîr-ül mü’minîn Osmân-ı Zinnûreyn “radıyallahü teâlâ anh” menâkıbı hakkındadır:

Hazret-i Osman’a Yapılan Edebsizliğin Sonu

Otuzüçüncü Menâkıb:

Büyüklerden birisi rivâyet eder. Kâ’be-i şerîfi tavâf ederken bir a’mâ gördüm. Hem tavâf ediyor ve hem de, (Yâ Rab! Bilirim ki, günâhım afv olunmaz!) diyordu. Ben de ona, böyle bir yerde, böyle söz söylenir mi, dedim. O da dedi ki: Hazret-i Osmân “radıyallahü teâlâ anh” şehîd olunmazdan evvel bir arkadaşım ile, hazret-i Osmân şehîd oldukdan sonra, yüzüne bir tokat vuralım diye yemîn etdik. Şehâdet şerbetini içdi. Ben ve arkadaşım hazret-i Osmânın yanına vardık. Gördük, mubârek başı hâtununun yanında, örtülmüş durur. Arkadaşım hâtununa dedi ki, aç yüzünü, Onun yüzüne tokat vurmağa ahd eyledik. Hâtunu dedi ki, Allahü teâlâ hazretlerinden korkmaz mısınız. Peygamber “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem” hazretlerinin sohbetini anmaz mısınız. Hazret-i Peygamberin iki muhterem kerîmesini aldığını fikr etmez misiniz. Ben hicâb edip, geri döndüm. Arkadaşım orada kalıp, vardı, hazret-i Osmânın “radıyallahü teâlâ anh” mubârek başını açıp, nûra gark olmuş yatarken, mubârek gül yanağına, kuruyacak bir eliyle tokat vurdu. Hazret-i Osmânın hâtunu, elleriniz kurusun ve gözleriniz kör olsun dediği gibi, o ânda, kapıdan dışarı çıkamadan gözlerimiz kör oldu. Ve ellerimiz kurudu. Hazret-i Osmânın “radıyallahü teâlâ anh” menâkıb-ı şerîfine nihâyet yokdur. (Şevâhid-ün nübüvve)den terceme olunmuşdur.

Hazret-i Zeydden rivâyet olunur ki, hazret-i Osmânın “radıyallahü teâlâ anh” katline kasd edenlerin temâmı az zemânda cünûna mübtelâ olup [aklını kaçırıp], helâk oldular. Abdüllah bin Mubârek “rahmetullahi teâlâ aleyh” bu haberi işitdiği zemân (Delilik onlar için azdır) buyurmuşdur.