İSRAF ve ZARARLARI NELERDİR ? - kainatingunesi.com

Malı, parayı, dinimizin izin vermediği yerlere sarf etmek, israftır. Böyle israf etmek haramdır. İzin verilen yerler de harcarken de israf etmemelidir. İsraf, çirkin bir huy olup, büyük günahtır.

Abdestte ve gusulde, lüzumundan fazla su kullanmak israf olup haramdır.

Malını israf edene, haramda kullanana zekât vermek uygun değildir. Keza parasını israf edip harama harcayan kimseye sadaka verilmez.

Malı, dinimizin uygun gördüğü yerlere vermemek cimrilik, uygun görmediği yerlere dağıtmak da israftır.

İsraf kalbin kötü bir hastalığıdır. Allahü teâlâ buyuruyor ki: (İsraf etmeyiniz. Allahü teâlâ israf edenleri sevmez.)

Firavun, Kur’an-ı kerîmde (O israf edenlerden idi) diye kötülenmektedir.

Kıyamet günü herkes, dört suale cevap vermedikçe hesaptan kurtulamayacaklar: Ömrünü nasıl geçirdiğinden, ilmî ile nasıl amel ettiğinden, malını nereden, nasıl kazandığından ve nerelere harcadığından, bedenini, nerede yorduğundan, hırpaladığından sorulacaktır.

Bütün İslâm büyükleri israf etmez, faydasız yere bir şey vermezdi.

İsrafın kötü olmasının birinci sebebi, malın kıymetli olmasıdır. Mal Allahü teâlânın verdiği bir nimettir. Dünyada rahat olmak, ahireti kazanmak mal ile olur. Hac, cihad sevabı mal ile kazanılır. Bedenin sıhhat ve kuvvet bulması mal ile olur. Başkasına muhtaç olmaktan koruyan maldır. Sadaka vermek, akrabayı ziyaret etmek, fakirlerin imdadına yetişmek mal ile olur. Mescitler, mektepler, hastahaneler, yollar, çeşmeler, köprüler yaparak, asker yetiştirerek insanlara hizmet de, mal ile olur. Sevgili Peygamberimiz “sallallâhü aleyhi ve sellem” (İnsanların en iyisi, onlara faydası olandır) buyuruyor. Yine buyurulmuştur ki, (Veren el, alan elden üstündür.)

Malı israf, Allahü teâlânın nimetini hakir görmek, nimete kıymet vermemek, nimeti elden kaçırmak, kısaca küfran-ı nimet etmek, ya’nî şükür etmemek olur.

Malı, denize, kuyuya ve ateşe atmak, elden çıkmasına sebep olmak, soğuktan, sıcaktan korumamak, ağaçtan meyveyi toplamayıp çürütmek, tarlayı hasat etmeyip, ekinin helak olmasına sebep olmak, hayvanları soğuktan, düşmandan korunacak yere koymamak, soğuktan, sıcaktan ve açlıktan ölmemelerini önliyecek kadar yedirmemek ve örtmemek de, helak etmekdir. Bunların hepsi israftır.

Herkes tarafından iyi bilinmeyen bazı israflar da vardır. Meselâ, meyve, sebze ve hububatı topladıktan sonra, bunları iyi saklamayıp veya ilâçlamayıp kendiliklerinden bozulmaları, nem alarak çürümeleri; kurt, güve, fare, karınca ve benzeri canlıların yemeleri hep israftır. Ekmek, et suyu, peynir gibi gıdaların, hurma, karpuz ve soğan gibi yiyeceklerin, kuru incir, kuru üzüm, zerdali gibi kuru meyvelerin; buğday, arpa, mercimek gibi hububatın; elbise, kumaş, kitap gibi eşyanın muhafaza edilmeyerek yok olmalarına sebep olmak israftır.

Ekmeğin pişkin yerini veya içini yiyip kenar ve kabuklarını atmak, yemek artıklarını dökmek, çatal, kaşık ve tabağı, sıyırmadan yıkamak israftır. Sofra bezi veya masa üstüne düşen yemek artıklarını toplayıp atmak israf olur. Fasulye, pirinç ve nohut gibi şeyleri yıkarken dökmek ve dökülenleri toplamamak israftır. Elbise, çorap, ayakkabı gibi giyim eşyalarını iyi kullanmayıp veya iyi saklamayıp çabuk eskitmek, yıkarken, suyu sabunu çok harcamak, lambayı, elektriği, hava gazını, tüpgazı boş yere yakmak hep israftır.En büyük israf ise zamanın boşa harcanmasıdır. Hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Her çeşit israf haramdır).

Sayılamayacak kadar çok olan bu israflar yüzünden milyonlar, milyarlar heba olmaktadır. Dinini, vatanını, milletini ve kendini seven bir insan, israf etmez ve başkalarının yaptığı israfları da önlemeğe çalışır.