NAMAZ MES'ELELERİ - kainatingunesi.com

Sabah Namazı

1- Sabah namazı vakti, imsaktan 10-15 dakika sonra girer, güneş doğuncaya kadar devam eder.

2- Sabah namazının vaktinin girmesinden güneş doğuncaya kadar sabah namazının sünnetinden başka hiç bir nâfile kılınmaz, kaza kılınabilir.

3- Sünnet ile farz arasında konuşulmaz.

(Dürr-ül-muhtâr) da (Tehıyyetülmescid nemâzı)nı anlatdıkdan sonra diyor ki, (Sünnet ile farz arasında konuşmak, sünneti iskât etmez, düşürmez ise de, sevabını azaltır. Bir şey okumak da böyledir. Ba’zı âlimler, sünnet kabul olmaz. Evvelki sünneti tekrâr kılmak lâzım olur dedi.)

4- Sünneti kıldıktan sonra sabah namazının farzını yalnız kılan kimsenin yanında o farzı cemâatle kılmağa başlasalar birinci rek’atde secde ettikten sonra da namazı bozar ve cemâate katılır.

5- İkinci rek’atin secdesini yaptı ise namazını tamamlar, sonra imâma uymaz. Çünkü imamla kıldığı nafile olur. Halbuki sabah vakti içinde sabah namazının sünnetinden başka nâfile kılınmaz.

6- Câmiye veya mescide gelince sabah namazının sünnetini kılmamış olan kimse, cemâatin namaza durduğunu görse, sünneti kıldığında cemâate son oturuşta da yetişemeyeceğini, namazı kaçıracağını anlarsa sünneti kılmaz, hemen imâma uyar. Farzdan sonra sünneti kılmaz. Çünkü sabah namazının vaktinin girmesinden itibaren güneş doğuncaya kadar sabah namazının sünnetinden başka nafile kılınmaz, mekruhtur, günahtır.

7- Cemâatle namaz kılınırken gelen ve sünneti kılmamış olan bir kimse, şâyet sünneti kıldığında cemâate son oturuşla yetişebileceğini anlarsa, sünneti câmî dışında sofada çabuk kılar. Sofa yoksa içerde direk arkasında kılar. Böyle boş yer yoksa sünneti kılmaz, cemâate uyar. Çünkü cemâatle namaz kılınırken nafile namaza başlamak mekruhtur. Mekrûh işlememek için sünneti terk etmek lâzımdır

8- İmâm rükûda iken gelen namaza niyyet eder ve ayakta tekbir getirip namaza girer. Hemen rükûa eğilip imâma uyar. Rükûa eğilmeden imâm rükûdan kalkarsa rükûa, dolayısıyla bu rek’ate yetişmemiş olur. Bununla beraber namazdan çıkmayıp, secdeleri imâmla yapması lâzımdır. İmâm son oturuşta sol tarafına selam verirken kalkar yetişemediği ilk rek’ati kılar. Ayakta iken sübhâneke, Eû’zü Besmele, Fâtiha ve zammı sûreyi okur, rükû ve secdeleri yapar, oturur. Ettehıyyâtü ve diğer duâları okuyup selâm verir.

9- İmâma rükûda yetişemeyen kimse secdeleri  imâm ile yapması  lâzım  iken,   imâmla yapmazsa, ayakta durup imamın secdeyi yapıp ikinci rekate kalkmasını beklerse, bir vacibi terk etmiş olur. Çünki imâma uyunca, ona tabi olmak vâcibdir.

10- İmâm ayakta iken imâma uyup, imâm ile birlikte rükûa eğilmeyen kimse, rükûu imâmdan sonra yalnız yapıp, imâma secdede yetişirse, câiz olur. Fakat geç kaldığı için günâh olur. İmâmdan önce rükûa eğilmek, secdeye yatmak veyâ önce kalkmak tahrimen mekruhtur, günâhtır.

11- Namazda imâmın hareketlerine uymak lâzımdır. Sesine uymak şart  değildir. İmâmı göremiyen, imâmı  görenlerin  hareketlerine  uyarsa,   imâmın  hareketlerine  uymuş  olur.   İmâmın tekbirleri ve imâmı görenlerin hareketleri, imâmın hareketlerini gösterdikleri için, bunlara uymak câiz olmakdadır. İmâmın sesini duymıyanların da, imâmı görenlerin hareketlerine ve müezzinlerin seslerine uymaları lâzımdır.

12- Öndeki safda boş yer varken, arkasındaki safda durmak ve safda yer yok iken,  saf arkasında yalnız durmak mekrûhdur. Safda yer olmayınca, yalnız başına durmayıp, rükü’a kadar, birinin gelmesini bekler. Kimse gelmezse, öndeki safa sıkışır. Öndeki safa sığmazsa, güvendiği birini arkaya, yanına çeker. Güvendiği kimse yoksa, yalnız durur. Güvendiği kimse namazını bozmadan geriye gidebilen, yerini değiştirebilen ve bu mevzûu bilen kimsedir. Çünkü başkasının sözü ile yerini değişdirmek veyâ yanına gelene, onun sözü ile yer açmak namazı bozar.  Fekat, biraz sonra, kendiliğinden hareket ederse namazı bozulmaz.

Birinci safda boş yer olup ikinci safda yoksa, ikinciyi yarıp birinciye geçilir. Ön safa geçmek için, cemâ’atin önünden geçmek günâh olmaz.

13- Evde yalnız kılarken güneşin doğmasına farzı kılacak kadar vakit kaldı ise sünnet kılınmaz yalnız farz kılınır.

14- Sabâh nemâzını kılamayan, o gün öğleden önce, sünneti ile birlikde kazâ eder. Öğleden sonra, yalnız farzını kazâ eder.