TERAKKÎ - kainatingunesi.com

TERAKKÎ:

  1. İlim, fen ve san’atta yükselme, ilerleme.

Allahü teâlâ, İslâm dînini, hayâtın yürümesini, ihtiyâçların değişmesini karşılayacak, terakkîleri sağlayacak esaslar üzerine kurmuştur. (M. Sıddîk Gümüş)

Müslümanlar İslâmiyet’e yapışıp bağlandığı müddetçe terakkî etmişler, İslâmiyet’ten uzaklaştıkça da, zelîl ve hakîr olmuşlardı. (Nur Muhammed Bedevânî)

  1. Mânevî ilerleme, rûhen yükselme.

Kur’ân-ı kerîm okuyarak, Allahü teâlâya yaklaşmaya uğraşınız. Evliyâların kabirlerini ziyâret ediniz. Onlara teveccüh edince (kalb ile yönelince) çok terakkî edilir. (Abdullah-ı Dehlevî)

Rûh da, melekler de terakkî etmez. Yaratıldığı mertebede kalır. Rûh bu beden ile birleşince, terakkî etmek hâssasını (özelliğini, yeteneğini) kazanır. (Ali bin Emrullah)

Terakkî; verâ ve takvâ yâni haramlardan ve şüphelilerden sakınmakla olur. (İmâm-ı Rabbânî)