ÂLİMLER ile SOHBET ÂDÂBI - kainatingunesi.com

ÂLİMLER ile SOHBET ÂDÂBI

164 – Ehl-i sünnet îtikatında olan ve haramlardan sakınan âlimleri ziyâret et ve sohbetlerinde bulun! Îtikatları, inançları bozuk ve mürâî ve din câhili olanlardan veya islâmiyete uymıyanlardan sakın, yanlarına uğrama! Zîrâ [mezhepsizler ve] mürâîler din hâinleridir. Hak teâlâ, hadis-i kudsîde buyurur ki, (Dostlarımı insanlar içinde gizlerim, onları kimse bilmez.) Şâyed bu şahısların sözleri, hareketleri ve ibâdetleri Ehl-i sünnet âlimlerinin kitaplarında yazılı olanlara uygun ise, o zaman sohbetlerine devam eyle ve nasihatlerini ve duâlarını almaya çalış!

165 – Dînini bilen, namaz kılan, haramlardan sakınan, zevcesini, kızlarını açık gezdirmiyen ve erkek, kadın birlikte toplanmayan âlimlerle görüş! Onların yanlarında âdâb üzere otur, onlardan istifâde fazladır. Onlardan ibret ve nasihat almaya çalış! Onların yanında oturunca, fazla konuşma, konuşunca da hesaplı konuş! Onların din bilgisi fazla olanları, büyük bir hazînedir. Bunların kalbini kırma, duâsını almaya çalış ve yanlarından ayrılırken selâmla ayrıl, hâl ve hâtırlarını sor! İki kişi konuşurlarken sözlerine karışma! Birisi aksırıp (Elhamdülillah) derse, ona (Yerhamükellah) demek çok sevaptır. Yolda giderken büyüklerin ve âlimlerin önünden yürüme!

[(Fetâvâ-yı Hindiyye), beşinci cilt, 379.  sayfada diyor ki, (Herkesle müdârâ ederek sohbet etmelidir. Yâni, hep tatlı dilli ve güler yüzlü olmalıdır. İyi ve kötü, sünnî ve sapık herkes ile karşılaşınca, böyle olmalıdır. Fakat, kötülere ve mezhepsizlere müdâhene etmemeli, onun sapık yolundan râzı olduğunu zannettirmemelidir.) Müdârâ, islâmiyetin dışına çıkmadan, gönül almaktır. Müdâhene, birinin gönlünü alırken, islâmiyetin dışına çıkmak, günaha girmektir.]