Hadîs-i şerîfler ne zaman yazıldı? - kainatingunesi.com

Bir gün, Eshâb-ı kirâmdan biri, Peygamber Efendimize gelerek, işittiği hadîsleri ezberleyemediğini ifâde eder ve hâfızasından şikâyette bulunur…

15 dil bilen, Saraybosnalı Prof. Muhammed Tayyib Okiç Hocamızın yetiştirdiği ilim adamlarından Prof. Dr Talat Koçyiğit, benim hem Lisans’ta hocam oldu; hem Doktora Danışmanım idi; hem Doçentlik, hem de Profesörlük jürimde bulundu.

Merhûm Prof. Dr. Talat Koçyiğit hocamız, “Hadîs Usûlü”, “Hadîs Târihi”, “Hadîs Istılâhları”, “Hadîsçilerle Kelâmcılar Arasındaki Münâkaşalar”, “Nuhbetül-Fiker Şerhi Tercümesi”, “Tefsîr ve Hadîste Rü’yet Meselesi…” gibi kıymetli eserler ve birçok ilmî makâle yazmıştır.

Merhûm Talat hocanın, “Hadîs Usûlü” kitâbında, Hatîb Bağdâdî’nin “Takyîdü’l-İlm”, İbn-i Abdi’l-Berr’in “Câmiu Beyâni’l-İlm” ve Aynî’nin de “Umdetü’l-Kârî” kitâblarından [ve daha birçok kaynaktan] naklettiğine göre, Eshâb-ı kirâmdan biri, Peygamber Efendimize gelerek, işittiği hadîsleri ezberleyemediğini ifâde etmiş, hâfızasından şikâyette bulunmuştu. Peygamberimiz de ona, “Hâfızana, elinle yardım et” yani “yaz” buyurmuştu.

Ebû Hüreyre (radıyallahü anh), mezkûr kitapta, bu rivâyetten başka, şunu da nakletmiştir: Mekke-i mükerremenin fethinde, Yemenli Ebû Şâh (radıyallahü anh) isimli sahâbî, Peygamber Efendimizin îrâd buyurduğu hutbeyi istemiş, o da “Hutbeyi, Ebû Şâh için yazın” buyurmuştur.

Abdullah İbn-i Amr İbnü’l-Âs (radıyallahü anh), Peygamber Efendimizin hadîslerini yazma konusunda izin istemiş, o da “yaz” buyurmuştur. Onun yazdığı risâleye, kitapçığa “es-Sahîfetü’s-Sâdıka” ismi verilmiştir.

Bu izinler üzerine, diğer bazı sahâbîler de, Peygamber Efendimizin hadîs-i şerîflerini yazmışlardır. Bazı kaynaklar, Câbir bin Abdillah’ın “Sahîfe”sinden de bahsetmektedirler.

Ebû Hüreyre’nin (radıyallahü anh) şu sözleri, hadîslerin nasıl erken dönemlerde yazıldığının önemli bir vesîkasıdır:

“Ebû Hüreyre, çok hadîs rivâyet ediyor diyorsunuz. Allah’a yemîn ederim ki, Allah’ın kitâbında şu 2 âyet-i kerîme olmasaydı, ben bir tek hadîs rivâyet etmezdim: (O kimseler ki, bizim indirdiğimiz burhânları ve hidâyeti, Kitapta insanlar için açıklamamızdan sonra, yine de gizlerler. Allah ve lanet ediciler, onlara lanet ederler. Ancak tevbe edenlerin, kendilerini ıslâh edenlerin ve hakkı izhâr edenlerin tevbelerini kabul ederim. Ben, tevbeleri kabul edici ve günâhları bağışlayıcıyım.) [Bakara, 159-160] Muhâcirler, çarşıda ticâretle; ensâr, bağ ve bahçelerinde zirâatle uğraşırlarken; Ebû Hüreyre, karın tokluğuna, Hazret-i Peygambere hizmet ediyor ve hadîs topluyordu; başkalarının bilmediği şeylere şâhid oluyordu.”

Hazret-i Alî’nin (radıyallahü anh) elinde de, sadakât ve ferâiz hükümlerini ihtivâ eden bir hadîs sahîfesinin bulunduğu, çeşitli haberlerde bildirilmiştir.

Semüre İbn-i Cündeb ve Enes İbn-i Mâlik’in (radıyallahü anhümâ) ellerinde de hadîs sahîfeleri bulunduğuna dâir kitaplarda rivâyetler vardır.

[Hadîs yazan diğer sahâbîler ve sahîfeleri, bu haberlerin referansları konusunda geniş bilgi için Prof. Dr. Talat Koçyiğit’in “Hadîs Usûlü”ne bakılabilir.]

Prof. Dr. Ramazan Ayvallı – 29.01.2019