Kadı Şüreyh Hazretleri
Hazreti Ömer tarafından 40yaşında Kûfe’ye kadı (hâkim) tâyin edildi… Kesintisiz 60 yıldan fazla, kadılık yaptığı bildirilir!
Hazreti Osman, Hazreti Ali ve sonrakiler onu; makamından ayırmadılar!..
Hilâfeti zamanında Hazreti Ali, zırhını kaybetmişti! Çok aradıysa da bulamadı… Nihâyet Kûfe’ye geldi. Orada zırhı, bir yahûdinin elinde görmez mi! Hemen seslendi: “Ey Yahûdi!.. Bu zırh, benim olsa gerek! Çünkü zırhımı ne sattım, ne kimseye hediye ettim. Sende nasıl bulunuyor?”
Yahûdi cevap verdi: “Bu zırh benimdir. Çünkü benim elimde bulunuyor!..” Hazreti Ali o zaman, şu teklifte bulundu: “Öyleyse gel, Kadıya gidelim; ihtilâfımızı, o halletsin!..” Birlikte, Kadı Şüreyh’in makamına gittiler… Kadı da’vayı kabul edip, davacıya söz verdi: “Buyurun!.. İddiânızı söyleyin…”
Hz. Ali, daVasını arzetti: “Yahûdinin elindeki zırh benimdir!.. Onu ne kimseye sattım, ne de verdim!”
Kadı Şüreyh, yahudiye hitâbetti: “Sen ne diyeceksin?”
“Kadı Efendi! Bu zırh benimdir. Çünkü benim elimdedir!..” Kadı Efendi, Hazreti Aliye sordu: “Ey, Mü’minlerin emîri!.. Deliliniz veya şâhidiniz var mı?”
‘Oğlum Hasen veya, azâdlım Kanber şâhiddirler!..’’
Kadı Şüreyh itiraz ettir “Kendi kölenizin veya oğlunuzun şâhidliği, muteber değil diri”
Kadı Şüreyh ile halîfenin konuşmalarını dinleyen yahûcS, çok şaşırdı!.. Koskoca devlet reisi bir hakkın yerine gelmesi için, bizzat kendisi emr’etmiyor da; memleketin hâkimine başvuruyor! Kadı da, devlet başkanından (delil-şâhid) istiyor!.. Gösterdiği şâhidleri ise, kabul etmiyor ve aleyhine karar veriyor.. “Olacak şey değil..)” diyerek; artık dayanamayıp, İtiraf etti: “Ey Mü’minlerin Emîri!.. Bu zırh, sizindir. Çünkü devenizden düşmüştü de, ben almıştım!..” dedi… Çok geçmeden Kdi- me-i Şehâdet getirip müslüman oldu. Hazreti Ali ise, zırhı ona hediye etti!.. Sonraları bu zât; Hazreti Ali’nin Haricîler üzerine yaptığı bir Sefer’de, şehîd oldu.
Rahmetûllahi aleyhim ecmâin.