DUÂ İSTEYİN - kainatingunesi.com

“Abdullah-ı Kaşgârî”, büyük bir velî idi.
Sohbeti, insanlara pek çok fâideliydi.

Derdi ki: (Gayret edin, almak için bir duâ.
Zîrâ duâlar ile önlenir kazâ, belâ.

“Ubeydullah-ı Ahrâr” vardı ki büyüklerden,
Mutlak duâ isterdi, görüştüğü herkesten.

Bir gün de alış veriş yapıp bir köylü ile,
Ayrıldı aceleyle, bir buğday yükü ile.

Duâ talep etmeyi, unuttu lâkin ondan.
Bir hayli yol gitmişken, geri döndü yolundan.

Onun da duâsından mahrum kalmamak için,
Gelip buldu köylüyü, vakit geçirmeksizin.

Köylü onu görünce, dedi: (Niçin döndünüz?
Yoksa benim malımda, bozukluk mu gördünüz?)

Buyurdu ki: (Yok, hayır, beğendim buğdayını.
Geldim ki, istiyeyim senin hayır duânı.)

Köylü, hayret içinde dedi ki: (İyi ama,
Yalnız bunun için mi geldin benim yanıma?

Yüz yıkamayı bile bilmiyen biriyim ben.
Nasıl duâ edeyim bu hâlimle size ben?)

Buyurdu ki: (Kardeşim, bu iş hiç belli olmaz.
Sen yine bir duâ et, inşallah reddolunmaz.)

Köylü “Peki” diyerek, kaldırdı ellerini.
Dedi: (Yâ Rab, ne ise, ver bunun dileğini.)

Ubeydullah-ı Ahrâr, der ki: (Yemin ederim.
Onun duâsı ile, açıldı kalp gözlerim.)

Buyurdu ki: (Bir insan, eğer “Hayırlı” ise,
Hep hayırlı işlere sebep olur o kimse.

Allah’ın, bir kimseyi sevdiğine alâmet,
Hep “Faydalı işler”e, eder o sa’y-ü gayret.

Bir kulu da, Allah’ın sevmediğine nişân,
Ömrünü “Boş şeyler”le geçirip eder ziyân.)

Derdi ki: (Kırılırsa, size arkadaşınız,
Siz özür dileyin ve hemen helâllaşınız.

Haklı bile olsanız, helâllaşın elbette.
Demeyin: “Ben hakkımı alırım âhirette”.

Çünkü hiç belli olmaz, belki de haklı odur.
Kimin haklı olduğu, mahşerde belli olur.

Kendini “Alacaklı” sanan nice kişiler,
Hesaplar görülünce, “Borçlu” çıkabilirler.

Ödemek için dahî, geçmez o gün para pul.
Çok büyük sıkıntıya dûçâr olur böyle kul.

Zîrâ sevaplarıyla, kul borçları ödenir.
Yetmezse, o kimsenin günâhını yüklenir.

Hâlbuki bu dünyâda, hak altından kurtulmak,
Mümkündür, ama biraz lâzımdır nefsi kırmak.

“Kabâhat bende” deyip, bir özür dilemekle,
Bir nice kul hakları, hâllolur böylelikle.)